Kalça eklemindeki femur (uyluk kemiği) kemiğinin kırılmasıdır. Çocuklarda kalça kırığı, genellikle düşme veya travma sonucu meydana gelir. Çocukların kemikleri daha esnek olduğu için bazen kırıklar daha karmaşık olabilir. Kalça kırığı, şiddetli ağrı, hareket kısıtlılığı ve şişlik gibi belirtilerle kendini gösterir. Tedavi genellikle cerrahi müdahale ve iyileşme süreci gerektirir. Erken tanı ve tedavi önemlidir.
Çocuklarda Kalça Kırığı Belirtileri Nelerdir?
En belirgin semptom, kalça bölgesinde ani ve şiddetli ağrıdır. Çocuk, kalçasını veya bacağını hareket ettirmeye çalıştığında ağrı daha da artabilir. Ayrıca, kalça bölgesinde şişlik de görülebilir. Çocuk, bacağını hareket ettiremeyebilir veya zor bir şekilde hareket ettirebilir. Özellikle bacakta içeriye ya da dışarıya dönme gibi sınırlamalar yaşanabilir. Çocuklarda kalça kırığı nedeniyle bacak kısalabilir. Kırık bölgesine bağlı olarak, bacak bir miktar kısalabilir ve bacak farklı bir pozisyonda kalabilir.
Çocuk yürümeye çalışırken, ağrı nedeniyle topallayabilir ya da yürümeye çalışırken zorluk çekebilir. Kırığın olduğu bölgede morarma görülebilir. Ayrıca, deri altında kanama olduğunda kızarıklık ya da morluk oluşabilir. Bu belirtilerle karşılaşıldığında, hızlı bir şekilde tıbbi yardım alınması çok önemlidir. Çocukların kemikleri daha esnek ve kırılma riskleri yetişkinlere göre farklıdır. Bu yüzden her şüpheli durumda doktor müdahalesi gereklidir.
Çocuklarda Kalça Kırığı Neden Olur?
Çocuklar aktif ve hareketlidir. Düşme, kalça kırığının en yaygın nedenidir, özellikle oyun oynarken veya spor yaparken. Bisiklet sürme, koşma ve top oyunları gibi fiziksel aktivitelerde kazalar sonucu kalça kemiği zarar görebilir. Çocuklar yolda oyun oynarken veya arabaların yakınında olduğunda trafik kazalarına maruz kalır. Çocuklar bazen yüksek yerlerden düşebilir, örneğin ağaçtan, balkondan ya da merdivenlerden. Çocukların kemikleri daha ince ve daha elastik olabileceğinden, aşırı bir darbeye karşı daha savunmasız olur. Kalsiyum eksikliği veya D vitamini eksikliği gibi durumlar kemikleri zayıflatabilir.
Bu da çocuklarda kalça kırığı riskini artırır. Osteogenesis ımperfekta, kemiklerin kırılmaya daha yatkın olduğu genetik bir hastalıktır ve kırığa yol açabilir. Şiddetli darbeler veya motorlu araçlarla yaşanan kazalar da neden olabilir. Çocuklarda kas güçsüzlüğü veya koordinasyon problemleri, kalça gibi büyük eklemlerin yaralanmasına yol açabilir. Çocuklar büyüme evresinde daha hızlı kemik gelişimi gösterdikleri için, kemikler bazen güçlü bir darbe aldığında kırılabilir. Bu nedenler, çocuklarda kırıkların meydana gelmesinde etkili olabilir.
Çocuklarda Kalça Kırığı Nasıl Tedavi Edilir?
Kalça kırığı şüphesi olan bir çocuk, acil olarak bir hastaneye götürülmelidir. İlk müdahale, çocuğun acı çekmesini engellemek için ağrı kesici ilaçlar ve uygun pozisyonda tutulmasını içerir. Kalça bölgesinin sabitlenmesi, hareketinin engellenmesi önemlidir. Kırığın tam olarak nerede olduğunu belirlemek için X-ray, ultrason veya MR (manyetik rezonans) taramaları yapılır.
Bu görüntüleme, kırığın büyüklüğünü ve şeklini net bir şekilde belirlemek için gereklidir. Eğer kırık parçalar arasında kayma veya yerinden çıkma (dislokasyon) varsa, cerrahi müdahale gerekebilir. Bu müdahalede kırık, vida veya plaka ile sabitlenebilir. Kemiğin düzgün iyileşebilmesi için cerrahi müdahalede kullanılan materyaller vücuttan zamanla atılır malzemelerdir.
Bazı durumlarda, eğer kırık yerinde kalmışsa ve kayma yoksa, cerrahi müdahale gerekmeyebilir. Bu durumda çocuk, özel bir alçı veya pelvik askı ile tedavi edilebilir. Alçı, kemiklerin doğru pozisyonda iyileşmesini sağlar. Çocukların kemikleri hızlı bir şekilde iyileşir ancak tedavi süreci zaman alabilir. Alçı veya cerrahi tedavi sonrası, iyileşme döneminde fiziksel terapi önemlidir. Rehabilitasyon, normal hareket kabiliyetinin yeniden kazanılmasına yardımcı olur. Çocukların iyileşme süreci sürekli olarak izlenmelidir. Kemiklerin iyileşip iyileşmediğini görmek için düzenli kontrol randevuları gereklidir. Çocuklarda kalça kırığı tedavi süreci, kırığın türüne ve çocuğun yaşına bağlı olarak değişiklik gösterebilir. Bu nedenle, her durumda uzman bir ortopedist tarafından takip edilmesi önemlidir.